HABERLER
“BU YIL HEDEFİMİZ 20 MİLYON DOLARLIK İHRACAT”
PVC kapı ve pencere profilleri ile alüminyum destek profilleri üretimi gerçekleştiren Karpen PVC, geçtiğimiz yıl 15 milyon dolar olan ihracatını, bu yıl 20 milyon dolara çıkarma hedefinde.
Kapasitelerinin % 50’sini ihraç ettiklerini belirten Karpen Yönetim Kurulu Başkanı Halil Cankar, “Hedefimiz bu oranı % 70’lere çıkarmak. En önemli yurt dışı pazarlarımız Ortadoğu, Türkiye Cumhuriyetleri, Balkanlar ve Afrika ülkeleridir.” dedi.
Karpen PVC olarak iç piyasadaki yapılanmalarının alt yapısını tamamladıklarını kaydeden Karpen PVC Yönetim Kurulu Başkanı Halil Cankar, “İç piyasada Ankara, İstanbul, Bursa, İzmir, Antalya ve Samsun olmak üzere toplam yedi depomuz bulunuyor. Bizim hedefimiz iç piyasadan ziyade dış piyasaya yönelmektir.” diye konuştu.
Sektörün en önemli sıkıntısının kalifiye eleman olduğuna dikkat çeken Halil Cankar, “Bu konuda aradığımız elemanı bulamıyoruz. İşkur’dan eleman talep ediyoruz, gelenlerin çoğu orta yaşın üzerinde ve çok çabuk sıkılıp işi bırakıp gidiyorlar. Bu konuya bir çözüm bulunmalı.” dedi.
Markalaşma bizim için çok önemli diyen ve biraz daha kurumsallaşmak istediklerini ifade eden Halil Cankar, Ortadoğu Business’in sorularını şöyle yanıtladı:
Bize Karpen ile ilgili bilgi verir misiniz?
Firmamız 1990’lı yıllarda ahşap kapı pencere üzerine kuruldu. 1995’ e kadar ahşap kapı pencere üzerine üretimimizi sürdürdük. 1995 yılına geldiğimizde PVC’ye geçiş yaptık. PVC de yine kapı pencere sistemi olarak devam etti. 1998 yıllarına geldiğimizde PVC ve camla entegre olduk. Yani bir pencerede ne gerekliyse biz hepsini üretir duruma geldik. 2000 yılına geldiğimizde işte artık küçük sanayiden çıkmak durumunda kaldık. İşçi sayımız yaklaşık 110’a ulaştı. Biz artık tam entegre olmaya karar verdik. Yani fabrikanın bir tarafından toz girsin, bir tarafından pencere çıksın hesabı yaptık. Onun için Almanya’dan makine aldık. Makineyi alınca pencere sistemlerini kendimiz yapmaya başladık. Yani profilini de biz kendimiz üretmeye başladık. Daha sonra bize bayilik verin derken bir makine daha aldık ve bir hattımızı iki yaptık, daha sonra da hattımızı 3’e çıkardık. Daha sonra bize siz bu işi yapmayın; bize verin, siz profil üretin, dediler. Daha sonra biz pencere işini bıraktık. Bizim yanımızda çalışanları atölyeci yaptık. 2008 yılına kadar devam ettik. 2008 yılında artık Gaziantep KÜSGET sanayi sitesine sığmadığımızı anladık. Bu sebepten dolayı organize sanayiye gelmeye karar verdik. Yaklaşık olarak 3 yıldır 4. Organize Sanayi Bölgesindeyiz. Buraya geldiğimizde toplam 6 hattımız varken, şimdi 17 tane hattımız bulunuyor. 2012 yılında alüminyum üretmeye başladık ve çok iddialıyız. Gaziantep’te bir ilki başardık. Hedefimiz, sadece iç pazarda yer almak değil, yurt dışı pazarlara da açılmak. Üretimimizin yaklaşık olarak % 70’inin yurt dışı ağırlıklı olmasını istiyoruz.
Üretimde kapalı ve açık alan olarak ne kadar büyüklüktesiniz ve kapasiteniz ne kadar?
Kapalı alan olarak 20 bin metre kare, açık alan olarak ise 5 bin metre kare. Toplamda 25 bin metre kare alanımız bulunmaktadır. 15 ülkeye ihracat yapmaktayız. Aylık kapasitemiz bin ile bin 500 ton arasındadır. Alüminyumda 200 ton, PVC’ de ise yaklaşık bin 500 ton aylık üretim yapmaktayız. Alüminyumun teferruatları çok fazla olduğu için alüminyumu tam olarak bu yıl oturtmuş durumdayız. Üçüncü ay itibariyle çalışmalara başlayacağız.
Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz? Üretiminizin yüzde kaçı ihracata gidiyor?
Şu anda üretimimizin % 50’si ihracat olarak devam etmektedir. Yani 2 üretimin birini ihraç etmiş durumdayız. Birinci sırada komşularımız var. İran, Irak ve Suriye var. Fakat şu anda Suriye yok. İkinci sırada ise Afrika var ve çok fazla ihracat yapmaktayız. Balkanlar ve Türkiye Cumhuriyetleri’nde de varız ; ama sıralamaya koyarsak birinci sırada Ortadoğu’daki komşularımız, ikinci sırada ise Afrika bulunmaktadır.
İhracat rakamlarınızın son durumu nedir?
2012 yılında 15 milyon dolarlık ihracat yaptık. 2013’teki hedefimiz 20 milyon dolar. Bizim hedefimiz iç piyasadan ziyade dış piyasaya yönelmektir. İç piyasada zaten yapılanmamızın alt yapısını bitirdik. Ankara, İstanbul, Bursa, İzmir, Antalya ve Samsun olmak üzere toplam yedi depomuz bulunmaktadır.
Sektörle ilgili sıkıntılar var mı? Sizce çözüm yolları nelerdir?
PVC’de sıkıntılar özellikle vadelerin çok uzun olmasından kaynaklanıyor. Bizden daha büyük kapasiteli firmalar, vadeyi çok açıyorlar. Bundan dolayı sıkıntı yaşamaktayız. Vadeler bu şekilde gitmez. Buna karşı bir çözüm bulunması gerekmektedir. 2012 yılında işçi sıkıntısı çektik. Biz 25-30 yaşlarında personel ararken 45 yaşında 50 yaşında personel çalıştırmak zorunda kaldık. Neredeyse emeklileri alıp çalıştıracak duruma geldik. İşçi bulma kurumundan 20 tane işçi istedik. Ancak onların da 18 tanesi gitti, bir ya da iki tanesi kaldı. Maalesef kalıcı olarak çalışacak kalifiye eleman bulamıyoruz.
2013 yılında hedefleriniz nelerdir? Markalaşma çalışmalarınız var mı?
2013, geçen yıla göre daha iyi olacak. Şu anda kapasitemizi % 30 artırmak için makine siparişi verdik. Toplam bir milyon euro civarında yeni yatırım yapacağız. Şu anda ön ödemeyi yaptık ve bir sözleşme imzaladık. Markalaşma ise bizim için çok önemli ve biraz daha kurumsallaşmak istiyoruz. İkinci ve üçüncü kuşağa, kurumsal bir şirket devretmeyi planlıyoruz.
Karpen ile ilgili kalite konusunda düşünceleriniz nelerdir? Ayrıca kalite konusunda hangi noktadasınız?
Kaliteye çok önem veriyoruz. Bu tercih edilmemizin ilk nedenidir. Ayrıca kaliteli malzemelerle bu işi yapmamız da diğer bir sebeb. Karpen’i inşallah daha iyi, daha güzel yerlere getireceğiz.